Köylerin gündüzü başka, gecesi bambaşkadır. Gündüzleri dost sohbeti, şiir sesi; geceleri ise dağların derin sessizliği ve yıldızların altında ağır ağır akan zaman... Fakat bazen hayat, bu sessizliğe küçük dokunuşlar bırakır.

Şefik Kahveci’nin Misafirliği

Pazar günü Kuzgun Köyü kahve yanı mevkiinde misafirimiz vardı: Şair ruhlu Şefik Kahveci köy dışından gelmişti ama köyün havasına, insanına Karadenizli olduğundan çabuk uyum sağladı ve şiir dizelerini dile getirdi. Onun şiirlerini kıymetli büyüklerimiz; Ali Pirdal, İbrahim Balcıoğlu ve değerli öğretmenimiz Enver Yiğit büyük bir keyifle dinlediler. Kelimeler çay buğusuna karışıp gönüllere işledi. Köyün taş duvarlarında bile bir yankı kaldı sanki.

Gece Yarısı Sarsıntısı

Ama aynı köy, aynı toprak, gece saat 02.07’de bambaşka bir ana da tanıklık etti. AFAD verilerine göre Taflancık-Espiye merkezli, 2.7 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. Hafif bir sarsıntı… Kimi duydu, kimi fark etmedi.

Duyanlardan biri annem Ayşe Kısacık’tı. Bana sabah anlattı: “Elimi yüzüme yıkadım, televizyonu açtım, haberlere baktım ama depremle ilgili bir şey göremedim” dedi. Sonra abdest alıp teheccüd namazını kılmış, gönlünü rahatlatıp yeniden uyumuş.

Fadime Acar halam da hissetmiş, telefonda annemle konuşmuşlar. Mehmet Acar eniştem ise balkona çıkıp bir sigara yakmış. Herkesin tepkisi başka oldu ama ortak olan bir şey vardı: Bir anlığına uyanan köy halkı, Rabbine sığındı.

İstanbul’da Bir Oğulun Düşüncesi

Ben ise o saatlerde İstanbul'da uykudan uyanmış Telefonuma düşen paylaşımlardan haberdar oldum depremden. Bir an annemi aramak istedim ama gece vakti, “uyuyordur, rahatsız etmeyeyim” diye aramadım. İçimden sadece dua ettim. Sabah olunca annemden dinledim ayrıntıları.

Son Söz

Deprem küçük olsa da hissettirdiği şey büyüktür. İnsana hayatın ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatır. Rabbim cümlemizi, sevdiklerimizi korusun.

Bir yanda gündüz köyün bağrında yankılanan şiirler, bir yanda gece yarısı hafif bir sarsıntı… İşte hayat tam da budur: Hem güzelliği, hem endişesiyle bir bütün. Kuzgun Köyü’nün gündüzüne şiir, gecesine dua düştü.

Hasan Kaptanın notu: “Depremi hisseden değerli tanıdıklarıma geçmiş olsun. Rabbim cümlemizi muhafaza eylesin.”